21 Mart 2010 Pazar

the twilight saga-new moon

Arkadaş grubunuzda mutlaka vardır. Hollywood filmlerini beğenmeyen ve art-house sinemasından ya da counter sinemadan bir kaç isim, terim öğrenip ahkam kesen birileri... İnsanlara Nuri Bilge ya da Zeki Demirkubuz sevdirme çabasında olan. Aslında o arkadaşların içinde de ana akım sinemaya duyulan bir saygı ve sevgi olduğunu hissederseniz; inkar etseler bile onlar Transformers serisinden ya da Twilight'tan zevk alırlar, duyumsarsınız. Bunları niye yazıyorum; çünkü beni de onların yerine koyun. İtiraf ediyorum: Utansam da inanılmaz keyif aldım Yeni Ay'dan. Vurun beni.

Ama önce bir savunmamı dinleyin. Ne olur, ölümü görün. Belli bir sinema zevki bulunan bir adam, bu kadar berbat bir filmden niye zevk alır, merak etmiyor musunuz? Eminim ediyorsunuzdur, çünkü dört yanınızı berbat filmler sarmış, vaktinizi ya da paranızı boşuna harcadığınızı düşünüp vicdan azabı çekmekten yorulmuşsunuzdur. İnanın çok keyif aldım bu filmden, hatta Transformers 2'den ya da 2012'den daha fazla. Gerçekten.

Belki komik gelecek ama filmde en iyi oyunculuk Robert Pattinson'undu. Romanları okumadım ama eğer geçmiş 109 senesi anlatılırsa sonraki filmlerde; Edward karakterinin otizm problemlerinin kaynağını öğreneceğiz. Beyaz tenli, sürekli "yaşama sebebi sensin" diyen bir vampire aşık olan kız rolünde ise Kristen Stewart ise karakterini bir nevi kötü kıza yorumlamış. "Yazık kızcağıza" yerine "orospu" diyesim geliyor. Neydi o sinema çıkışı konuşmaları. "Hostel 2" bile bu kadar midem bulanmamıştı. Jacop ise yorumsuz. Podyumlarda tutulamayacağını hisseden Taylor Lautner şansını bi de Twilight çayırlarında deniyor. Ama çocuk yanıyor.

Anlamıyorum. Para kazanmak ya da ün, bu kadar kolay nasıl oluyor? Bu kadar para harcanıp, bu kadar izlenen bir filmde elle tutulur hiç bir şey mi olmaz? Bu teknik ekip, senaristler ve oyuncular oturup karar vermişler; bu hikayeyi olabildiğince banal anlatmalıyız, yoksa olmaz. Tamam, filmi liseli kızları sinemaya çekmek için yaptınız da "An Education" gibi filmlerin yanında lise aşklarının cıvkını çıkarmak oluyor.

Annem ve babama zorla "Uzak" filmini izletmiştim. Onlar yürüme sahnelerinde, bir önceki sahnenin yorumunu yapıyorlardı uzun uzun. Filmi sevmişlerdi gerçekten. Ben de New Moon'u izlerken durup durup bir önceki sahnenin geyiğini yapıyordum. Hatta bir oyun bile geliştirmiştim: Yakaladığım bütün ucuz numaraları kullanıp da en çok güldüren filmleri listelemek.

The Twilight Saga-New Moon
Yönetmen: Chris Weitz
Senaryo: Melissa Rosenberg
Oyuncular: Kristen Stewart, Robert Pattinson, Taylor Lautner

NOT: Edward'ın çekip gitmesi bana feci halde "Issız Adam" kahkalarımı hatırlattı.

5 yorum:

  1. Ben de o "Hollywood" filmlerini sevmeyen ama içten içe zevk alan kesimdenim sanırım :)
    Bu vampir serisinin de ilk 3 kitabını okudum ve ilk filmini seğrettim ; harcadığım zaman vakit kaybıymış gibi geliyor.
    He bu filmleri seyretmesem,kitaplarını okumasam onun yerine oturup "soğuk füzyon" üzerine mi çalışacaktım , hayır . :)
    İçi boş olduğunu bilerek seğredince , hakettiği değeri verdiğimi/vermediğimi düşünerek kendimi rahatlatıyorum sadece.
    Sonuç olarak ,önümüzdeki günlerde bu filmi de seğredeceğim :)

    YanıtlaSil
  2. Bu kez taban tabana zıt düştük hocam.
    Twilight kitap olarak ele alınsa kesinlikle bir edebiyat eseri değil, film olarak ele alırsak 3. sınıf bir aksiyon filminden farksız.
    Transformers ile Twilight'ı bir tutmak olanaksız öncelikle Transformers bizim yaş grubumuzun çocukluk efsanesi hepimiz hayatımızın bir döneminden karton kutulardan Optimus Prime olmuşuzdur kaldı ki Transformers da yan rolde de olsa John Turturro gibi bir isim bulunmaktadır.
    Bu yüzden ikisini aynı kaba koyup değerlendiremeyiz.
    Twilight üzerine düşmeden izlenecek bir zaman geçirme aracı olabilir kahvaltınızı ederken şöyle bir gözatabileceğiniz otomobil dergileri gibi.
    Asla fazlası değil.

    YanıtlaSil
  3. @Humaniart
    ben de kendi çocukluğumdan bahsedeyim. Batmandi benim çocukluk kahramanım. İki film dışında Batman evreninden her şeyi çok severim, o iki filmi bilirsin; Clooney ile Jim Carrey var filmlerde, ki onların varlığı yeter derim ama olmuyor.
    Bilmiyorum, belki tek Transformers uyarlaması olduğundan da öyle düşünebilirsin. Film uyarlamaları ile Twilight ve Transformens arasındaki tek fark, birinde kızın ergen tripleri, birinde erkeğin.

    YanıtlaSil
  4. Çizgi roman ve çizgi film uyarlamaları ayrı bir yerdedir dediğin gibi Batman,Vendetta,Superman,Transformers ve keşke biri çekse Tundercats bunlar kültleşmişdir artık.Twilight ise tamamen bir ergen kız ve 1000 yaşında ergen bir erkeğin hikayesi sinema adına hiçbirşey yok içinde.
    İşte içinde hiçbirşey olmayan bazı filmleri senaryo kurtarır ya da belli başlı oyuncular Transformers'ıda kültleşen hikayesi ve John Turturro kurtarıyor o yüzden bence keseleri farklı iki filmin.

    YanıtlaSil
  5. John Turturro'ya laf söyleyen taş kesilir. Transformensın da en keyifli sahneleri onun sayesinde ortaya çıkıyor. O kesin.

    Benim demek istediğim Transformensın hikaye olarak bana çok heyecan vermesine rağmen(hele alt metin okumaları ayrı bir keyif) Micheal Bay babamızın sunduğu film o potansiyel yüzde birini bile kullanmıyor. Belki de bu filmlere sinirim de bundan, aşağalamam da. Çok büyük isim değil, T3ün yönetmeni Jonathan Mostow çekseydi filmi, bundan on kat daha iyi olurdu.

    Twilight'ın bir espirisi yok. İnsanlar espiri diye vampirlerin, kurtadamların bu pempe dizinin fonu olduğunu iddia ediyor...

    YanıtlaSil